Evet, evlilik fikri kimimizin eteklerine zil çaldırırken kimimiz için sonu tahmin edilemeyen engebeli bir yoldur. Evliliğe giden zor ama heyecanlı süreci iyi yönetmeyi ise pek azımız başarabiliriz. Bu süreç çoğu zaman ilişkimizin hırpalanmasına hatta belki sonlanmasına neden olur. Düğün günü gelip çattığında da nikâh masasında yorgun gelin/damatlar görürüz. Ben diyorum ki bunu değiştirmek ve evliliğe hazırlığı festivale dönüştürmek aslında sizin elinizde.
İşte işinizi kolaylaştıracak bazı öneriler:
1- Hazırlık Süreci: Düğün tarihi yaklaştıkça yaşanan stres ve gerginlik çiftlerin birbirlerinden uzaklaşmalarına ve tüm hazırlıkları bıkkınlıkla yapmalarına neden olur. Oysa hayatınızın en güzel gecesine hazırlık size eziyet değil, mutluluk vermeli. Büyük güne yaklaşırken, mecburiyetler de dahil, yaşayacağınız her şeyin o ana özel olduğunun farkına varırsanız tüm süreci kendinizi ve karşınızdakini mutsuz etmeden keyifle atlatabilirsiniz.
2- Eyvah(!) Aileler: Yüzünüzü buruşturduğunuzu görür gibiyim. Bu konu kimi zaman o kadar büyük problemler yaratır ki, büyük sevgilerle yola çıkan insanlar bir bakarsınız hiç de kendileriyle ilgili olmayan nedenlerden dolayı yollarını ayırmışlar. Bu süreçte aileleri tamamen olayın dışında bırakmak sorunu biraz daha büyüteceği gibi, her şeyi onların isteklerine göre yapmak da çözüm olmayacak. Kararlarınızı verirken mutlaka ailelerinizin de fikrini almalı ama onları tamamen sürece ortak ederek kendinizi ve ilişkinizi yormamalısınız.
3- Seçimler, Kararlar, Fikir Ayrılıkları: İşte ilişkilerin çıkmaza girdiği geçici krizler başlıyor. Fikir ayrılıkları yaşadığınızda bunu bir savaşa değil; birbirinizi tanımak için bir fırsata çevirmek sizin elinizde. Bunun içinse ilk yapmanız gereken karar verirken, karşı tarafın fikrini almayı ihmal etmemek. Koltuk takımlarını mı seçiyorsunuz, bir öneri gösterip ‘’bunu istiyorum’’ demek yerine; beğendiğiniz 3 ayrı öneriyi ona gösterip arasından seçip yapmasını isteyebilirsiniz. Bu şekilde, o da aslında sizin beğendikleriniz arasından kendi beğendiğini seçmiş olur ve böylece sonuçta koltuk takımını yine siz seçmiş olursunuz. Nasıl hiç zor görünmüyor değil mi?
4- Evlenmeye çalışırken birbirinizi sevmeyi unutmayın: Evlilik kararı alındıktan sonra çiftler genelde kendilerini, önceden olagelen birçok kurala uydurmaya çalışır. Her şey kuralına uygun olacak diye ‘otomatik’ şekilde hareket ederken, en önemli şeyi; birbirlerini sevmeyi ihmal ederler. Siz bu hatayı yapmayın ve tüm bu hazırlığın tek amacının beraber bir ömür geçirmek olduğunu unutmayın. Bu düşüncenin yanında diğer her şeyin önemsiz kaldığını göreceksiniz.
5- Düğün günü geldi çattı: O doğru kişi mi? Evet, siz de milyonlarca insanın sorduğu bu soruyu sorup duruyorsanız kendinize, her şey yerli yerinde demektir. Hayatınız boyunca beklediğiniz, hazırlandığınız o büyük gün geldiğinde ‘ben ne yapıyorum’ sorusunun kafanızın bir tarafında tekrarlanıyor olması sizi endişelendirmesin. O gün yapmanız gereken tek şey kendi düğününde de eğlenebilen nadir gelinlerden olabilmek. Bu da düşündüğünüz kadar zor olmasa gerek…
Zeynep Doğan